Koruma
Av yasağı olan türlerin korunması ve mümkünse sayılarının arttırılabilmesi için tüm çabamızla doğal hayatın yanındayız. |
Üretim
Kendi üretimimiz olan Keklik ve Sülünler salınarak av yaptırılmaktadır. Üretimi ve avı yapılan tüm listeyi sitemizde bulabilirsiniz. Üretimi dışında av metaryali kullanılmamaktadır. |
Av grupları
Guruplarda kişi sayısı 4 kişi üzerinde alt limit en az kişibaşı 5 adet olarak salım yapılmaktadır. Her grup için (grup sayısına göre belirlenecek) en az 1 rehber verilmektedir |
Av köpekleri Avın büyük bir parçası olan köpek arkadaşlarımız için de güzel bir deneyim sunuyoruz. Ayrıca ihtiyaç duyulması halinde köpek temin edilebilmektedir. |
Ulaşım
Avlağımız, Ankara Çubuk Demirci Köyü sınırları içerisinde bulunmaktadır. Ankara'ya 55 km - Çubuk'a 27 km mesafededir |
Atıcılık ve Doğa Sporları
Çiftlik alanımız içerisinde yivsiz av tüfekleri açık hava poligonu düzenlenmektedir. Avlak sahası içerisinde treking, kamp, offroad vb. etkinlikler de düzenlenmektedir. |
Memnuniyet
Dostlarımızın avdan sonra yemek vs. amaçlar için kullanımına tahsis edilmiş yeri mevcuttur. İstek dahilinde yemek vb. ihtiyaçları için ayrıca hizmet verilebilmektedir.
KAÇAK AVCILIĞIN ENGELLENMESİ ve TÜRKİYE YABAN HAYVANLARININ ENVANTERLERİNİN BELİRLENMESİNE YÖNELİK ÇOK BASİT BİR ÖNERİ
Prof.Dr. Kemal KIRIKÇI
Selçuk Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, Zootekni Anabilim Dalı, KONYA
Türkiye’nin 780.000 km2’ye varan geniş toprakları ve daha önemlisi coğrafi konumu dolayısıyla sahip olduğu hayvan türü sayısı oldukça fazladır. Ayrıca, Türkiye’nin farklı iklim özelliklerine haiz coğrafi bölgelerindeki bitki örtüsü de oldukça zengindir. Bu sebeplerden farklı iklim ve besin ihtiyacı duyan çok sayıda hayvan türü Anadolu’da kendine uygun bir yaşama alanı bulabilmiştir. Türkiye coğrafyasında 160 memeli, 466 kuş, 120 sürüngen, 22 kurbağa, 127 tatlı su balığı, 384 deniz balığı türü olmak üzere toplam 1279 civarında omurgalı türün bulunduğu bilinmektedir. Ancak bu türlerin bazıları tamamen tükenmek üzeredir ve bazılarının da nesli tehlike altında bulunmaktadır.
Türkiye’nin bu tür zenginliğine rağmen, serbestçe avlanabilen memeli türü sayısı fazla değildir. Zira av hayvanı olmasına rağmen birçok türün popülâsyonu serbest olarak avlanacak kadar yeterli olmadığı için, sınırlı sayıda ve kontrollü bir şekilde avlatılmaktadır. Bunun yanında, Türkiye’de yayılma alanı bulmuş olan birçok memeli türünün envanteri tutulamamakta ve yetiştirme sahaları haricindeki sayıları maalesef tam olarak bilinmemektedir. Ülkemizdeki durumun ne olduğunu bir Tablo halinde ve Almanya ile karşılaştırarak verirsek, daha iyi anlaşılacaktır.
Tablo 1. 2010-2011 av sezonunda Almanya ile Türkiye’de avlanan hayvanların sayıları
Hayvan Türü | Almanya* (2010) | Almanya** (2011) | Türkiye (2010) |
Porsuk | 59.696 | Bilinmiyor | |
Tilki | 518.768 | Bilinmiyor | |
Rakun | 14.673 | Türkiye’de yok | |
Kır sansarı | 67.706 | Bilinmiyor | |
Ağaç sansarı | 46.438 | Bilinmiyor | |
Bayağı kokarca | 11.501 | Bilinmiyor | |
Mink | 974 | Türkiye’de yok | |
Gelincik | 8.887 | Bilinmiyor | |
Kızıl geyik | 67.970 | 76.308 | 47 |
Ala geyik | 62.403 | 64.505 | Avlanması yasak |
Sika geyiği | 1.370 | 1.474 | Türkiye’de yok |
Karaca | 1.138.593 | 1.160.489 | 38 |
Domuz | 583.334 | 474.717 | Bilinmiyor |
ÇBYK | 4.473 | 4.803 | 29 |
Muflon koyunu | 7.269 | 7.237 | 3 |
Çil keklik | 5.506 | 2.509 | Bilinmiyor |
Sülün | 204.541 | 95.085 | Avlanması yasak |
Tahtalı | 811.168 | 578.540 | Bilinmiyor |
Kuğu | 3.194 | Avlanması yasak | |
Yabani Kaz | 65.620 | 81.013 | Bilinmiyor |
Yabani Ördek | 418.391 | Bilinmiyor | |
Çulluk | 10.275 | 10.920 | Bilinmiyor |
Sakarmeke | 12.145 | Bilinmiyor | |
Martı | 8.754 | Avlanması yasak | |
Karga | 539.440 | 475.200 | Bilinmiyor |
Turna | 1.197 | Avlanması yasak | |
Dağ tavşanı | 367.042 | 500.000 civarında | Bilinmiyor |
Ada tavşanı | 261.507 | Bilinmiyor | |
Kunduz | 13.381 | Türkiye’de yok | |
TOPLAM | 5.323.740 | Bilinmiyor |
*; Üner, N. (2012). Nasıl oluyor da 2010/2011 yılında Almanya’da 5.323.740 adet av hayvanı avlanabiliyor? Av-Doğa Dergisi, 105; 14-15.
**; Üner, N. (2015). http://www.yabantv.com/yazi/784-dusun-
Tablo’yu yorumlamaya gerek yoktur ve durumun vahameti ortadadır.
Türkiye avcılığı, 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu gereği Orman ve Su İşleri Bakanlığı bünyesinde kurulan Merkez Av Komisyonu (MAK) tarafından düzenlenmektedir. Bu komisyon yılda bir kez toplanarak, avlanacak av hayvanlarını, av yapılacak günleri, av yapılacak bölgeleri ve bir av gününde veya bir av mevsiminde avlanacak hayvan sayılarını belirlemekten başka bir karar almamaktadır. Üstüne üstlük bu komisyon toplanmadan ve kararları aldıktan sonra günlerce ve hatta haftalarca alınan kararlar tartışılmakta ve kimseyi memnun etmemektedir. Alınan kararların ne kadarına uyulduğu veya bu komisyon eliyle oluşturulan Türkiye avcılığının ne kadar sürdürülebilir olduğu da ayrı bir tartışma konusudur. Örneğin, Türkiye için önemli olan yabani sülün avı kesinlikle yasaktır ve bu yasak 80 yıldır devam etmesine rağmen Türkiye doğal hayatında sülüne rastlamak neredeyse imkânsızdır. Aynı zamanda Türkiye’nin yerli bir kuşu olan kınalı keklik Anadolu’da artık yok olmaya başlamış, çil keklik ise Orta Anadolu’da yok olmuştur.
Bu duruma etken olarak birçok faktör sayılabilir. Her zaman söylendiği gibi kaçak avcılık, zirai ilaçlar vs… Türkiye’de hali hazırda yürürlükte olan kanun ve yönetmeliklere göre avcılık belgesi sahibi avcılar, yıllık olarak belirli bir harç ödemesi yaparak avlanma pulu almaktadırlar. Bu ödenen avlanma pulu sayesinde avlanmanın serbest olduğu mevsimlerde haftanın 2 veya 3 günü limitler ölçüsünde genel avlaklarda başka bir ücret ödemeden av yapılabilmektedir.
Ülkemizde av tüfeği ruhsatı sayısı, avcılık belgesi alan avcı sayısı ve avlanma pulu satın alan avcı sayısı arasında da korkunç bir uçurum vardır. Av tüfeği ruhsatı sayısı 5.5 milyon civarında, avcılık belgesi sayısı 260 bin civarında ve satılan avlanma pulu sayısı ise 115.000’i ancak bulabilmektedir. Bu rakamlar ülkemizde korkunç bir kaçak avcılığın veya avcıların deyimiyle bohçacılığın olduğunu göstermektedir.
Türkiye avcılığının problemlerini bu bilgiler ışığında sayacak olursak,
1. Av tüfeği sayısı belli değildir.
2. Ruhsatlı av tüfeği sayısı belli değildir.
3. Genel olarak avlanan kişi sayısı belli değildir.
4. Legal veya illegal yollarla avlanan kişilerin avladıkları av hayvanı sayısı belli değildir.
5. Avlanan hayvan türleri belli değildir.
6. Avlanan hayvan türlerinin nerelerde avlandıkları belli değildir.
7. Genel olarak herhangi bir kayıt bulunmamaktadır.
8. Av hayvanı türlerinin genel veya yerel envanterleri (sayıları) belli değildir.
9. Avlanma planları tahmini olarak yapılmaktadır.
10. Tarım alanlarının ve kentleşmenin artması yaban hayvanlarının habitatlarını daraltmakta, tarımda kullanılan kimyasallar, ilaçlar, gübreler ve tarımda mekanizasyonun getirdiği sonuçlar, evsel atıklar, akarsuların, göllerin, denizlerin ve çevrenin kirlenmesi vs. ve kaçak avcılık ülkedeki her türlü hayvan türünün neslini tehlike altına sokacak düzeylerdedir.
Avcılık ve av-yaban hayatı ile ilgili sayılan bu problemlerin yanında, ülkemizde av tüfeği ve av fişekleri edinimi ile ilgili zorlaştırıcı veya engelleyici kanunların yetersiz olması dolayısıyla, istenmeyen olayların vuku bulmasına da sebep olmaktadır. Örneğin sadece Konya ilinde 6 yılda av tüfeği ile meydana gelmiş 87 adet ölüm vakası tespit edilmiştir. Ayrıca başka bir araştırmada, ateşli silahlara bağlı ölümlerin % 43’ünün av tüfekleri ile gerçekleştiği, av tüfekleri ile yapılan saldırıların tabanca kadar yaygın olduğu bildirilmiştir. Eğer avcılığımızı gelişmiş ülkeler seviyelerine çıkarmak istiyorsak, avcılığın planlı-programlı ve sürdürülebilir bir hale ulaşmasını gerçekten talep ediyorsak, avcılıkla ilgili tüm işlemlerin kayıt altına alınması gerekmektedir. Bunun için oldukça basit ve tüm avcılarımızın katkıda bulunabilecekleri bir öneri aşağıda verilmiştir;
AMAÇ
Türkiye’de maksimum düzeyde legal avcılığın oluşması, kaçak avcılığın minimuma düşürülmesi, kamunun av-yaban hayatından azami şekilde yararlanabilmesi, avcılığın sürdürülebilir bir duruma kavuşturulması ve planlı-programlı bir av sektörünün oluşturulabilmesine katkıda bulunmak amacıyla web tabanlı bir bilgisayar programının hazırlanması gerekmektedir. Bu program ülkedeki tüm av bayisi, avcı dernekleri ve DKMP şubelerinde kullanılabilecek şekilde web tabanlı olarak hazırlanmalıdır.
PROGRAM
Hazırlanacak olan ve web tabanlı çalışacak olan bilgisayar programının çalışma prensipleri;
- Avcılık kursunu bitirmiş ve avlanma pulu satın alan kimselerin veri girişi bakanlık personelleri tarafından avlanma pullarını satın aldıkları esnada yapılacak,
- Türkiye’de imal edilecek veya ithal edilecek tüm av fişekleri aynen beşeri ilaçlarda olduğu gibi karekodlu olarak üretilmesi sağlanacak
- Karekodlu olan av fişeklerinin satışı sadece avlanma pulu satın almış avcılara yapılabilecek,
- Satın alınan fişekler sadece satın alan avcı tarafından kullanılabilecek,
- Avda harcanan fişeklerle hangi av türünün, nerede ve kaç adet avlandığı bilgisayar programına kayıt edilebilecek,
- Av fişeklerini satın alan avcı avlamadığı fakat av esnasında gördüğü av hayvanı türlerini sayısı ile birlikte veri tabanına veri girişi olarak yapabilecek,
- Bu verileri girmeyen kimselere tekrar fişek satışı yapılmaması şeklinde düzenlenecektir.
VERİ GİRİŞİ
Bu veritabanına veri girişi 3 aşamalı olarak yapılacaktır. 1. aşamaya veri girişi yapmayanlar 2. ve 3. aşamalarda; 2. aşamada veri girişi yapmayan kişiler ise 3. aşamada veri girişi yapamayacak; 3. aşamada veri girişi yapılmadığında da 2. aşamaya tekrar geri dönülemeyecektir.
1. AŞAMA
Bilgisayar programına ilk veri girişi yıllık avlanma pulu satın alınırken yapılacaktır. Şu anda avlanma pulları DKMP şubeleri ve Avcı dernekleri aracılığıyla yapılmaktadır. Avlanma pulu satın alınırken avcının;
1. Adı- soyadı
2. Kimlik numarası
3. Cinsiyeti
4. Doğum tarihi,
5. Yaşadığı şehir vs,
Gibi Türkiye avcılarının şablonunu verebilecek veriler de girilecektir. Bunların haricinde DKMP Genel Müdürlüğünün bilmesinde yarar gördüğü diğer bilgiler de istenebilir. Ayrıca avlanma pulu satın alan avcılara avlanma esnasında gördüğü ve avlamadığı hayvan türlerini yazması-not alması için özel olarak hazırlanmış bir not defteri verilecektir.
2. AŞAMA
Bu aşamada veriler av bayisinden av fişeği satın alındığı zaman av bayileri tarafından girilecektir. Avlanma pulu satın almayan kişiler veri tabanında görülemeyeceğinden bu kişilere av fişekleri satılamayacaktır. Satılması da yasaklanacaktır. Avlanma pulu satın almış kişilerin satın aldıkları av fişekleri karekodları okunarak sisteme kaydedilecektir. Dolayısıyla avlanma pulu satın almış olan kişilerin kaç adet fişek aldıkları, ne zaman ve nereden aldıkları sistemden görülebilecektir. Avlanma pulu satın almamış kişiler böylece avlanma fişeği edinemediklerinden kaçak olarak avlanamayacaklar veya böyle kişilerin de hem avcılık eğitiminden geçmeleri ve hem de avlanma pulu satın almaları teşvik edilmiş olacaktır.
3. AŞAMA
Türkiye av-yaban hayatı konusunda günümüze kadar tam olarak yapılamamış yaban hayvanı envanterinin belirlenebilmesi veya en azından bir fikir edinilmesi amacıyla uygulanacak olan en önemli aşamadır. Avlanma pulunu ve daha sonra avlanacağı av fişeklerini de satın almış olan legal avcılar, ava gittikten sonra tekrar av fişeği satın alabilmek için veya gönüllü olarak aşağıdaki verileri bilgisayar programına gireceklerdir.
1. Avlandığı tarih,
2. Avlanma bölgesi,
3. Avladığı hayvan türü,
4. Avladığı hayvan türünün sayısı,
5. Avladığı hayvan türünün cinsiyeti,
6. Kaçırdığı av hayvanı türünün sayısı
7. Harcadığı fişek sayısı,
8. Gördüğü yaban hayvanlarının türü,
9. Gördüğü yaban hayvanlarının sayısı,
10. Gördüyse büyük memeli türünün cinsiyeti.
BEKLENEN SONUÇLAR
1) Türkiye’nin sahip olduğu legal avcı sayısı belirlenecek ve kaçak avcı sayısı minimuma düşürülecek,
2) Avcılık eğitiminden geçmiş 260.000 avcının tamamına yakınının legal avcılık yapmaları sağlanmış olacak ve bu sayının legal olarak artırılması sağlanabilecek,
3) Kaçak avcılık minimuma indirilerek ve dolaylı olarak av-yaban hayatının gelişmesine katkıda bulunulmuş olunacak,
4) Av fişeklerinin kötü niyetli kişilere satılması ve bundan dolayı oluşabilecek her türlü istenmeyen olayların azaltılmasına yardımcı olunacak,
5) Türkiye av-yaban hayatının envanteri hakkında günümüzden çok daha güvenli veriler elde edilebilecek,
6) Türkiye av hayvanı sayılarıyla birlikte yaşadıkları ortamların ve bölgelerin de doğruya yakın bir şekilde belirlenmesi birçok araştırmanın yapılabilmesine ve av-yaban hayatı konusunda doğru kararların alınmasına ve doğru avlanma planlarının oluşmasına yardımcı olacak,
7) Av tüfekleri ile meydana gelebilecek her türlü yaralama, adam öldürme vs gibi istenmeyen olaylar da minimuma düşürülebilecek,
8) MAK’ta alınan kararlar artık tamamıyla bilimsel gerçeklere dayanacak, tartışma mevzusu olmaktan çıkarılacak,
9) Avcılar doğrudan av-yaban hayatının kayıt işlerini yapar hale getirilerek etken konuma getirilecektir.
SORULABİLECEK SORULAR ve CEVAPLAR
Soru; Av fişeklerinin satışına kısıtlama mı getirilecek? Bundan av fişeği üreticileri etkilenmeyecek mi?
Cevap: Av fişeklerinin sadece avcılara satılmasını istiyoruz. Kişiler avcı oldukları ve avlanma pullarını satın aldıkları müddetçe herhangi bir fişek satışı yapılmama durumu yoktur. Avlanmak isteyen kişi avcılık kurslarına katılıp avcı olmak ve avlanma pulu satın almak mecburiyetindedir. Yani aslında bilinçli ve legal avcılığı teşvik ediyoruz. Av fişeği üreticileri bohçacılara satış olamayacağı için elbette kısa süreliğine ve sınırlı olarak etkilenecektir. Av fişekleri ülkemizde internetten dahi ve hiçbir kısıtlama olmadan satılmaktadır. Sigaranın dahi 18 yaşından küçüklere satışının yasak olduğu bir ülkede, patlayıcı bir maddenin hiç bir kısıtlama olmadan satılabilmesi ve bunun mecburi sonucu olan kaçak avcılıktan toptan bir ülkenin şikâyet etmesi çok büyük bir tezattır. Fakat uzun dönemde fişek üreticilerinin etkilenmesi pozitif olacaktır. Üstelik ülkemizde av hayvanı kalmadığında ki bir şeyler yapılmadığında durum buna doğru maalesef gitmektedir, av fişeği üreticileri ürettikleri fişekleri kime satacaklardır.
Soru: Legal avcı istediği kadar fişek alıp, avlanma pulu almayan kişilere satabilir. Bu nasıl engellenecek?
Cevap: Ortak akılla bir avcının bir avda veya bir haftalık fişek ihtiyacı belirlenerek, satışlar bu rakamları aşmayacak şekilde düzenlenebilir. Fişeği satın alan avcı elbette arkadaşına vermeyecek. Zira bu sisteme girmeyen avcının adı artık avcı değil bohçacı olacaktır. Üstelik hiç kimse kendisinden alınan bir fişekle adli bir suçun işlenmesini de istemez.
Soru; Peki bohçacılar eskiden olduğu gibi kendi fişeklerini üretirlerse ne olacak?
Cevap; Zaten denetimler devam edecektir ve etmelidir. Avda karekodsuz fişekleri bulunduranlar cezalandırılması yoluna da gidilebilir. Üstelik bu çağda hiçbir çiftçi öküzle çift sürmediği gibi; hiçbir avcı da tekrar fişek üretme ihtiyacına gitmez. Zaten gitse bile bu en minimum düzeyde kalacaktır.
Soru; Bazı avcılar çok fazla sayıda fişek alıp bulundururlar, bunlar ne olacak?
Cevap; Takas şansı getirilebilir veya bu sisteme geçiş için bir müddet verilebilir.
Soru; Avcılar kendilerinden istenen avla ilgili bilgileri isteyerek veya istemeyerek yanlış verirlerse ne olacak?
Cevap: Avrupa’daki verileri avcılar vermektedir. Türk avcılarının en az Avrupa’lı avcılar kadar dürüst olmadıklarını hiç kimse iddia edemez. Diyelim ki avcılar kasten yanlış bilgi verdiler. Verilecek yanlış bilgiler, gittiği avlak hakkında, vurduğu hayvan türü hakkında veya sayısı hakkında olabilir. Ancak MAK’ta alınacak kararlar avcılarımızın verdiği bilgiler neticesinde olacağı için, avcılarımız doğru bilgiler vermeye mecbur olacaklardır. Örneğin avcılarımız bir avlak alanına sürekli gidip avlanıyorlar ama tam zıt bir yere gittiklerini ifade ediyorlar. Bu durum bilgisayar programında tespit edildiğinde “madem bu alana hiçbir avcı gitmiyor o halde burası bir avlak sahası değildir ve ava kapatılmalıdır” gibi kararlar alınabilir veya sürekli gittiklerini söyledikleri avlaklar “hiç ava gidilmediği halde” dinlendirilmek amacıyla ava katılabilir. Bunlar ise avcıların aleyhine olacak kararlardır.
Soru: Diyelim ki farklı avcılar aynı av bölgelerinde karşılaştıkları av hayvanları sayısını farklı farklı bildirdiler. Hangisinin bildirdiği kabul edilecek?
Cevap; Diyelim ki bir avcı bir bölgede rastladığı tavşan sayısını 10, diğeri aynı bölge için 18, bir başkası ise 20 olarak bildirdi. Burada 20 olarak bildirilen sayı esas alınıp, bu sayı o bölge için minimum tavşan sayısı olarak kayıt edilebilecektir. Sonuçta “en kötü kayıt, kayıtsızlıktan daha iyidir” denilebilir.
NOT: Yazar, böyle bir programın Türkiye av-yaban hayatı ve avcılığına olumlu veya olumsuz etkilerini kkirikci@selcuk.edu.tr mail adresine yazılmasını rica etmektedir.
KAYNAKLAR
1) Demirci, Ş., Doğan, K.H., Günaydın, G., Koç, S. (2009). Av tüfeği ile ölümler. Acta Turcica, 1,1,207-212.
2) Deveci, İ. (2012). Yerli avcı. Av Tutkusu. 172; 24-26.
3) Günaydın, G., Demirci, Ş. (2002). Konya’da 1991-2000 yılları arasında ateşli silah yaralanması nedeniyle ölen 248 olgunun değerlendirilmesi. Yıllık Adli Tıp Toplantıları- 2002 Kitabı, 16-19 Mayıs 2002, Antalya, s. 308-313.
4) Koç, S., Şam, B., Yılmaz, R. (2009). Av Tüfeği Yaralanmalarının Adli Tıbbi Boyutu. Acta Turcica, 1, 1;213-227.
5) Üner, N. (2012). Nasıl oluyor da 2010/2011 yılında Almanya’da 5.323.740 adet av hayvanı avlanabiliyor? Av-Doğa Dergisi, 105; 14-15.
6) Üner, N. (2015). http://www.yabantv.com/yazi/784-dusun-
Orman ve Su İşleri Bakanlığı üretim istasyonlarında üretilmiş olan keklik ve sülünler yaban hayatı destek projeleri, süne, kene ve kımıl vb. zararlılar ile biyolojik mücadele kapsamında doğaya yerleştirilmektedir.
Aktif olarak özel sektörde av materyaline uygun yetiştiricilik ve Örnek Avlak İşletmeciliği yapan tek çiftlik Değirmen Keklik ve Sülün Üretim Çiftliğidir.
İnternet sitemizdeki deneyimlerinizi arttırabilmek ve kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilmek için çerezler kullanıyoruz. Daha detaylı bilgi :
gizlilik bildirimi , çerez politikası
Kabul ediyorum Kabul etmiyorum